Danıştay 4. Daire, Esas No: 2017/3761, Karar No: 2021/10615

Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2017/3761 E. , 2021/10615 K.
“İçtihat Metni”

T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2017/3761
Karar No : 2021/10615

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına düzenlenen … tarih ve …/ …/ … ödeme emirlerinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; dava konusu ödeme emirlerinin dayanağı …/…,…,…,…,…,…,…,…,… sayılı vergi ceza ihbarnamelerinin, 13/06/2015 tarihinde davacının … Mah. … Sok. No:… Bağcılar/ İSTANBUL adresine tebliğ edilmemesi nedeniyle ilanen tebliğ edildiği, sözü edilen vergi ceza ihbarnamelerinin davacıya tebliğ edilmediğini gösterir tebliğ alındısında, komşulardan bir kişi veya muhtar yahut ihtiyar heyeti üyelerinden biri veya bir zabıta memurunun imzasına yer verilmediği, ayrıca aynı adrese daha önce dava konusu ödeme emirlerinin de tebliğ edildiğinin görüldüğü, ilanen tebliğ şartları oluşmadığından yapılan tebliğin usulsüz olduğu, amme alacağının …/…,…,…,…,…,…,…,…,… sayılı vergi ceza ihbarnamelerine ilişkin kısmının tahakkuk aşamasında kesinleşmediği görüldüğünden ödeme emrinin anılan vergi ceza ihbarnamelerinden kaynaklanan kısmında hukuka uyarlık; dava konusu ödeme emirlerinin dayanağı, …/…,…,…,…,… sayılı vergi ceza ihbarnamelerinin, davacının bilinen adresinde bulunmaması üzerine 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21. maddesi gereğince tebliğ edildiği, ödeme emirlerinin dayanağı vergi/ceza ihbarnamelerinin 7201 sayılı Tebligat Kanun’u hükümlerine göre tebliğ edilmiş ise de; yukarıdaki mevzuat hükümleri gereği anılan vergi/ceza ihbarnameleri tebliğinde VUK’nundaki tebligat hükümlerinin uygulanacağı açık olup, söz konusu tebligatlarda VUK’nu 102. maddesine uygun tebligattan söz edilmesinin mümkün olmadığı, usulüne uygun olarak tebliğ edilmeyen amme alacağının vadesinin başladığından ve vadesinde ödenmediğinden söz edilemeyeceğinden, dava konusu ödeme emirlerinin dayanağı …/…,…,…,…,… sayılı vergi/ceza ihbarnamelerinden doğan kısmında hukuka uyarlık; dava konusu ödeme emirlerinin dayanağı …/… sayılı vergi/ceza ihbarnamesinin tebliğ alındısının dava dosyasına ibraz edilmediğinden, yasaya uygun olarak kesinleşmiş bir amme alacağının bulunduğu ortaya konulamadığından ödeme emirlerinin dayanağı …/… sayılı vergi/ceza ihbarnamesinden doğan kısmına ilişkin kısmında hukuka uyarlık; dava konusu ödeme emirlerinin dayanağı …/…, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … ve …/…, …, …, …, …, … sayılı vergi/ceza ihbarnamelerinin … ve … tarihlerinde davacının, … Mah. … Sok. No:… Bağcılar/ İSTANBUL adresinde eşi …’a , …/ …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …,…,…,…,…,… sayılı vergi/ceza ihbarnamelerinin 30/10/2014 tarihinde davacının, … Mah. … Sok. No:… Bağcılar/ İSTANBUL adresinde kendisine tebliğ edildiği, söz konusu vergi ceza ihbarnamelerine karşı dava açılmaması nedeniyle, sözü edilen ihbarnamelerin kesinleşmesi üzerine düzenlenen dava konusu ödeme emirlerine hukuka aykırılık, dava konusu bir kısım ödeme emirlerinin muhteviyatında yer alan 2015 ve 2016/.1 dönemi, katma değer vergisi, gelir geçici vergi, damga vergisi ve 5035 sayılı Kanundan kaynaklanan damga vergisine ilişkin olarak davacının kendi beyanı üzerine tahakkuk eden ve ödenmeyen amme alacaklarına ilişkin olduğu anlaşıldığından, davacının kendi beyanı üzerine ihtirazi kaydı olmaksızın tahakkuka bağlanmış borçların tahsili için düzenlenmiş dava konusu ödeme emirlerinin bu kısmında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, aleyhe olan hükümlerin bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 22/12/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir